BALTIK'ın ÜÇ ATLISI : VILNIUS,RİGA,TALLİNN




29 Aralık 2018 Cumartesi





                                    Selamlar,
                    Yine uzun zaman oldu.Aslında yoğun bir yaz geçirdim ancak yazmaya fırsatım olmadı.Staj,yayla,tatiller vs...Ama hepsinden öte yine inanılmaz yerler gördüm!!
                    Bildiğiniz üzere ya da bilmediğiniz üzere 24 temmuz doğum günümdü :) Gönlümün efendisi sevgilim Yiğido bu yaz uzuuuun  bir seyahate çıkmıştı,beni burada kaderimle baş başa bırakıp :D Her neyse, benim düşünceli sevgilim doğum günü hediyesi olarak bana Kiev'e bilet almışş! Ahh Kiev. 2. evimmm. Burada yazmaya fırsat olmadı pek ama geçen yaz Kiev'de 2 ay kadar yaşamıştım staj dolayısıyla.Avrupa'da en sevdiğim yerlerden biridir.Sonuç olarak biz Yiğit ile Kiev'de buluştuk.Tabi o benim için bir rota planlamış ama hepsi sürpriz,haberim yok.Valiz hazırlarken de sordum söylemedi.Ben de herhalde balkanlara falan gideriz dedim incecik kıyafetler aldım yanıma.Başıma geleceklerden habersizdim!
                      Canım Kiev'de iki gün takılıp geçen yaz görmediğimiz yerleri gördükten sonra terminale gittik ve ben bir sonraki yeri orada öğrendim! Minsk/Belarus' gidiyorduk.Yahu yıllar evvel söyleselerdi Belarus'u da göreceksin diye vallahi inanmazdım.Hoş gerçi bu çocuk hayatıma girdiğinden beri gerçekleşeceğine inanmadığım bir çok şey gerçek oluyor zaten :)
                       Belarus'a girerken sınırda sağlık sigortası yaptırmak mecburiymiş arkadaşlar( 2 Euro muydu neydi) .Belarus turist sağlığını çok önemsiyor.Bu arada bakın o kadar seyahat ettim,o kadar ülkeye girip  çıktım,ilk defa bir pasaport kontrolünde bu kadar bekletildim.Pasaport polisi abartısız 20 dk bir pasaport fotoğrafıma baktı bir bana,bir fotoğrafa baktı bir bana.... Sonunda beni ülkeye almaya karar verdiler.Şehrin merkezine çok da uzak olmayan bir hosteldeydik.Aslında hostel de değil.Bir kız evinin odalarını böyle hostel gibi kiraya veriyor kısa süreli.
                        Turistik olarak baktığımızda Minsk'te öyle çok fazla görecek bir şey yok ancak şunu söylemeliyim ki hayatımda gördüğüm en temiz ve düzenli şehir.Ağzımız açık kaldı vallahi o  düzene tertipe.Gezmek için bir gün yeter de artar bile bence.Nitekim biz de bir gece kaldık.Bu arada
Belarus rublesi kullanıyorlar ve bence öyle çok ekstrem pahalı da değil.Ama biz ''Budget Travelers'' olduğumuzdan yine yarı aç yarı tok gezdik.Siz bize bakmayın :D

                        Minsk'ten sonraki durak Vilnius'tu.OldTown'un ortasında bir hostelde kalıyorduk.Ben açıkçası Vilnius'u öyle çok merak etmiyordum ama iyi ki gitmişim yav! Ay ben bu Varşova,Prag tarzı ortaçağdan kalma yapısını kaybetmemiş yarı Avrupai yarı sovyet şehirleri çok seviyorum yahu.Vilnius da tam olarak öyle.Binaları restore etmişler ama asla değiştirmemişler.Pahalı olmasına pahalı çünkü Euro yani.Ne çektik bee :D Bilen bilir Avrupa seyahatlerinde hafif çakırkeyf olmayı severim.Malum alkol Türkiye'ye nazaran baya ucuz.Litvanya'da bir 35'lik vodkayı sprite ile karıştırp pet su şişelerine doldurduk ve sanki ellerinde su şişeleriyle gezen iki turistmişiz gibi içe içe gezdik vsjhdbcdsbcjd en sevdiğim olay yaaa :D
                         Vilnius'tan Riga geçmek istiyorduk ancak o sıralar dövizler anasının nikahına kadar çıkınca tüm geziyi iptal mi etsek falan diye düşündük ama iyi ki  de öyle bi aptallık yapmamışız ehehe.Neyse Riga'da kalacak yer bulamayınca Riga'yı atlayalım bari falan dedik ama taa buralara kadar gelmişken buna izin veremezim.O yüzden şöyle bi fikir attım dedim ki geceye bilet alalım sabaha Riga'da olururz akşama kadar gezeriz gece tekrar otobüse biner Tallinn'e geçeriz.Yiğido'ya da mantıklı geldi ve Resmen günübirlik Riga'ya gittik dhgjajgcjdsh



                        Riga ef sa ne güzel bir şehir.Bir tarafı son derece  modern ve turistikken diğer tarafı da bir o kadar bakımsız ve varoş.Otobüsten indik ve tesadüfen garın karşısında market hall gördük.Harika bir pazar vardı ve dehşet ucuzdu.Ordan kendimize karpuz,üzüm ,elma vb meyve aldık.Hatta ben kurutulmuş ananas bile buldum :) Gün içinde de onları yiyerek şehri gezdik herkes bize baktı vjdshfj OldTown'un ilerisinde sergi gibi bir şey gördük.Berlin ile ilgili yazımda hatırlarsınız Berlin ayısından bahsetmiştim.İşte o ayıdan bir sürü vardı ve her birisi bir ülkeyi temsil edecek şekilde yeninden tasarlanmışt.Türkiye'yi temsil eden ayının detaylarından Atatürk'ün gözleri vardı ve gerçekten çok güzeldi.Ayrıca geçici bir sergi değil,yani gezmek isterseniz yine orada bulabilirsiniz.Riga genele itibariyle renkli ve yaşamayı seven insanlarla dolu bir baltık şehri.Hatta gece kulüplerinin kapıları kocaman açık oluyor.İçeriyi görebiliyorsun falan fjdhsfks.HesBurger'den burgerlerimizi alıp yiye yiye OldTown'u gezdik akşama kadar.Hava soğuktu baya.En son otobüs saatimizin gelmesini bekledik tepesinde horoz olan binanın önündeki meydanda müzik dinleyerek ve Riga macerası da öylece birkaç saatte bitmiş oldu.



                         Allahımmm Tallinnnn!!! O kadar güzel bir yer kiii.Sabahın köründe limanda indik otobüsten.Liman çevresi bana büyüdüğüm liman şehri Mersin'i hatırlattı.Yürüyerek hostele gittik.Yiğit yine OldTown'un ortasında bir yer bulmayı başarmıştı.Ancak o kadar uykusuzduk ki ve benim de migrenim tutmuştu check in saatine kadar lobide uyuduk.Tallinn'de hem bolbol gezme hem de bolbol dinlenme fırsatımız oldu.OldTown'da panayor vardı.Onu gezdik.Dr.Pepper kola denedik bence rezaletti,öksürük şurubu gibiydi.Bu arada ücretsiz Fairtale turu var.Tesadüfen denk geldim ve bence çok hoştu bence.Bir grup masal kahramanı kostümlü genç sizleri peşine takıp şehrin farklı yerlerinde hikayesi olan olayları anlatıyorlar.Tallin'de iki gece kaldık.Bu arada hava saat 10da falan kararıyordu jhdvhsjdskdj Odamızda da İzmirli bir çocukla çıkan ama Avustralya'da yaşayan bir kız ve annesi de kalıyordu.Kadına Türkiye denince direk et ve ekmek dedi.Helal olsun ablam dedim çzömüşün hemen bizim memleketi ahahah.İkinci gün Tallinn'in daha sakin ve modern yerlerine gittik.Az katlı ve güzel binaların olduğu,denize yakın yerleri gezdik.Hatta limandaki alışveriş merkezinden çok ucuza bir çift küpe ve bir telefon kabı aldım :D Akşam erkenden yattık çünkü ertesi gün muhteşör bir gemi ile Helsinkiye gidecektik.
                           En çok görmek istediğim yerlerde olan Baltık üçlemesini de böylece yapmış oldum.Hoş sürpriz diye bilmiyordum ama önceden bilseydim daha kalın şeyler alırdım üzerime.Sebebini Helsinki yazısında daha iyi anlayacaksınız.
                           Beni sosyal medya hesaplarımdan takip etmeyi unutmayınız hanımlar beyler
Instagram,Twitter,Pinterest : @mihrign
                           Hepinize bolcaaa sevgiiii
                           Hoşçakalın...
 
Bu blogtaki yazıların tüm telif hakları saklıdır. Blogger tarafından desteklenmektedir.

Instagram

CONTACT ME

Ad

E-posta *

Mesaj *

You Can Comment! Click Here!

BUMERANG

Bumerang - Yazarkafe
Powered By Blogger

Translate

Copyright © 2015 • MİHRİ'NİN DÜNYASI